Aile yuvalarını yıkan, ahlaki değerleri alt üst eden ve toplumu temelinden sarsan zina, dinimizce kesinlikle haram kılınmıştır.
Meşru olmayan bu ilişki haram olduğu gibi zinaya götüren davranışlar da haramdır. Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulmaktadır:
“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur”. (İsra 32)
Zina, sadece ahirette cezalandırılacak bir günah değil, dünyevi cezası da olan yüz kızartıcı bir suçtur.
Zina suçunun dünyevi cezası olduğu gibi, namuslu kadın ve kızlara zina iftirasında bulunanlara da dünyevi ceza takdir edilmiş ve bu çirkin işi diline dolayan iftiracıların şahitliklerinin kabul edilmeyeceği bildirilmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de bu husus şöyle açıklanmıştır:
“İffetli kadınlara iftira atan, sonra da dört şahit getiremeyen kimselere seksen sopa vurun ve artık onların şahitliklerini asla kabul etmeyin. İşte onlar yoldan çıkanların ta kendileridir.” (Nur 4)
Erkeklere yapılan zina iftirasında da aynı hükümler geçerlidir. Ayetteki kadınlar ifadesi, zina iftirasının kadınlar için daha yaygın oluşundandır.
Görülüyor ki namuslu kimselere, masum oldukları hâlde zina etti diye iftira edenler, bu iddialarını dört şahit ile ispat edemedikleri takdirde cezalandırılır ve ömürlerinin sonuna kadar şahitlikleri kabul edilmez.
Pek çok yerde olaylar iki şahitle sabit olduğu hâlde, zina fiilinde dört şahit istenmesi, aile itibarının iftiracıların dilinden korunması içindir.
Ailenin dağılmaması, namus ve iffet sahibi kadın ve erkeğin şeref ve itibarının zedelenmemesi için bu hususta üç şahit bile yeterli görülmemiş, iddianın dört şahide ispat edilmesi şart koşulmuştur
Bir insana zina isnadında bulunmak çok ağır bir suçlamadır. Birtakım ihtimalleri ileri sürerek namuslu insanları lekelemeye çalışanlar, kendi itibarlarına da ömür boyu devam edecek bir lekeyi sürmüş olurlar.
Bu sebeple aile yuvasını tehlikeye sokan ve bazen de cinayetlere sebep olan zina iftirasından ve bu hususta çıkarılan söylentilerden kesinlikle uzak durulmalı, zan ve tahminlerle masum insanları karalamaktan sakınmalıyız.
Zina iftirasında bulunan bir kimsenin ömrünün sonuna kadar şahitliğinin kabul edilmemesi, o kişiye verilen çok ağır manevi bir cezadır.
Çünkü bu durum onun itibarını kaybettiğini ve hiçbir yerde sözüne güvenilmeyen bir kişi durumuna düştüğünü gösterir.
Bu günahı işleyen, tevbe etse ve iftira ettiği kimseden özür dileyip helalleşse bile, şahitliğinin kabul edilmeyeceği hususundaki hüküm ölünceye kadar devam eder.