Peygamber, Allah ile insanlar arasında elçi olarak görevlendirilen Allah’ın emirlerini bildiren doğru yolu gösteren Allah elçileridir. Peygamberler insanlara yol gösterici olarak gönderilmiştir.
Peygamberlerin özellikleri kısaca şunlardır;
– Sıdk doğru olmak doğruluktan ayrılmamak
– Emanet güvenilir olmak emin olmak
– İsmet günahtan korunmuş olmak günah işlememek
– Fetanet peygamberler çok zeki ve akıllıdır.
– Tebliğ peygamberlerin Allahü teâlâ”nın elçisi olarak insanlara onun yasaklarını duyurur uyarır.
Peygamberlerin özellikleri detaylı;
Mucize Göstermek: Allah’tan vahiy aldığını ve peygamber olduğunu ileri süren kimsenin doğruluğu mûcize ile bilinebilir. Mûcize aklen mümkün olup peygamberin nübüvvetini kanıtlaması için gereklidir, gerçek peygamberle, sahte peygamberi birbirinden ayıran yegâne kanıt mûcizedir. Tarihte gerçek peygamberlerin dışında yalancı peygamberler de çıkmıştır.
Hz Muhammed (sav)’in vefatından hemen sonra Esved el-Ansî, Tuleyhâ b. Huveylid, Secâh, Müseylime gibi sahtekârların türediği, başka zamanlarda da sahte peygamberlerin ortaya çıktığı bilinmektedir.
Vahiy Almak ve Tebliğ Etmek: Vahiy alan peygamber, iradesi dışında ve diğer insanlarca tecrübe edilmesi mümkün olmayan bir şekilde bazı İlâhî bilgiler idrak eder, bunların kendisine Allah tarafından gönderildiğini yaşadığı derunî tecrübelerle anlar. Hz Mûsâ ile İsa’nın annelerine vahyedilmesi örneğinde olduğu gibi Allah’ın peygamber olmayanlara da vahiy telkin etmesi mümkündür, ancak bunlar ilham şeklinde değerlendirilir.
Beşerî Niteliklere Sahip Olmak: Peygamber mûcize gösteren ve Allah’tan vahiy alan bir kişi olmakla birlikte ulûhiyet vasıfları taşımaz. Her insan gibi o da doğar, yaşar ve ölür. Peygamberin insan türünden olması onun için bir kusur olmayıp aksine, insanlarla ilişki kurarak İlâhî emirleri tebliğ etmesine ve kendisinin rehber kabul edilmesine daha uygundur.
Allah Tarafından Seçilmiş Olmak: İslam alimleri, peygamberliğin yalnızca Allah tarafından seçilmekle mümkün olacağı görüşünde ittifak etmiştir. Peygamberliğin vehbîliği yani insanın kendi istemesi ve bunun için çalışmasıyla elde edemeyeceği bir iş olması, bunun babadan oğula intikal eden (devreden) bir görev olmadığını da gösterir. Nitekim Hz Nûh’un oğlu ve Hz İbrâhim’in babası inkârcılardandı.
Günah İşlemekten Korunmuş Olmak: Tebliğ ettiği ilâhı emirlere uymak hususunda örnek olmakla görevlendirilen peygamberler, günah işlemekten korunmuşlardır. Peygamberler, Allah’a olan yakın mertebesindeki imanları ve derin sevgileri sayesinde O’nun buyruklarına itaat edip yasaklarından kaçınırlar. Peygamberlikten önce ve sonra, büyük veya önemli sayılabilecek bir günahı kasten işlemeyen peygamberler, unutarak ya da yanılarak küçük günahlar işlemiş olabilirler. Ancak yapılan İlâhî uyarının ardından kendi iradeleriyle hatalarından dönmüş ve tövbe etmişlerdir.
Doğru Sözlü ve Güvenilir Olmak: Hiyanet, yalancılık ve zulüm peygamberlerde görülmesi mümkün olmayan niteliklerdir.
Alimlerin çoğunluğu peygamberlerin meleklerden de üstün olduğu görüşündedir. Meleklerin onlardan üstün olduğunu savunanlar da olmuştur. Peygamberlerin kendi aralarında üstünlük açısından fark bulunduğu hususuna Kur’an’da temas edilmiştir. Vahye muhatap oluş şekli, nübüvvetinin devam ettiği süre, görevlerinin bölgesel veya evrensel olması bakımından peygamberlerin farklı konumda bulunması bunu teyit etmektedir. (el-Bakara 2/253; el-İsrâ 17/55.)
Hz. Nûh, İbrâhim ve Dâvûd,un şükürde; Hz. Yûsuf, Eyyûb ve İsmâil’in sabırda; Hz. Zekeriyyâ, Yahyâ, İlyâs ve Hz. Muhammed’in şecaatte üstün olduğu nakledilir. Ayrıca peygamberlerin bir kısmına büyük kitap, bir kısmına ise suhuf (sayfalar) verilmiş, bazıları vasıtasız bir şekilde Allah ile konuşmuş, bazıları Cebrail aracılığıyla veya diğer vahiy yöntemleriyle vahye muhatap olmuş, bir kısmı belli bir kavme, bir kısmı da bütün insanlara gönderilmiştir.
Bu sebeple bütün peygamberleri örnek alan, tüm insanlara gönderilen ve nübüvveti kıyamete kadar devam edecek olan Hz. Muhammed’in peygamberlerin en üstünü olduğunda ittifak edilmiştir. Onun ardından yine bütün insanlara peygamber olarak gönderilen Hz. İbrâhim, yeni kendisine bir kitap ve şeriat verilen Hz. Mûsâ, Dâvûd ve îsâ gelir.
Son derece akıllı ve zekidirler: Peygamberler aklî yetenek bakımından toplumlarmın önde gelenlerinden ve zeki kimselerdir. Böylelikle Allah’tan aldıkları vahyi iletirlerken muhataplarından gelen itirazlara, onların akıllarına hitap edecek karşılıklar vermişlerdir.
insanları eğitmek dini öğre