Kainatın düzeni ile ilgili ayetler

Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de evrendeki düzen ilgili Ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen kainatın düzeni ile ilgili ayetler.

87/2. O yaratıp şekil vermiştir. 3. O herşeyi ölçüyle yapıp, ona yolunu göstermiştir.

50/6. Onlar, üstlerindeki göğü nasıl yapmışız ve süslemişiz, bakmazlar mı? Onda hiç bir çatlak yoktur.

54/49. Şüphesiz, Biz herşeyi bir ölçüye göre yaratmışızdır. 50. Bizim işimiz bir göz kırpması gibi anidir.

25/1-2. Göklerin ve yerin hükümranlığı kendisinin olan, çocuk edinmeyen, hükümranlıkta ortağı bulunmayan, herşeyi yaratıp bir ölçüye göre düzenleyen ve dünyaları uyarmak üzere kuluna (Mu-hammed’e) Furkân’ı indiren Allah yücelerin yücesidir.

25/45-46. Rabbinin gölgeyi nasıl uzattığını -isteseydi onu durdururdu-, sonra güneşi ona delil kılıp, onu yavaş yavaş kendimize çektiğimizi görmez misin? 25/53. Birinin suyu tatlı ve serinletici, diğerininki tuzlu ve acı olan iki denizi salıverip, aralarına, karışmalarını önleyen bir sınır koyan Allah’tır.

25/61. Gökte burçlar vareden, orada bir kandil (güneş) ve (geceleri) aydınlatan bir ay vareden Allah yücedir

35/13. Allah, geceyi gündüze katar, gündüzü geceye katar; herbiri belirli bir süre için hareket eden güneşi ve ayı buyruk altına almıştır. İşte bu Rabbiniz olan Allah’tır, hükümranlık O’nundur. O’nu bırakıp taptıklarınız ise, bir çekirdek kabuğuna bile sahip değillerdir.

20/50. (Musa:) “Rabbimiz herşeye ayrı bir özellik veren, sonra ona yol gösterendir” dedi.

27/88. Dağları, görür de donmuş (gibi durur) sanırsın, oysa onlar bulutlar gibi geçerler. Bu, herşeyi sağlam yapan Allah’ın yapısıdır. Doğrusu, O yaptıklarınızdan haberdardır.

17/12. Gece ve gündüzü iki işaret yaptık. Gecenin belirtisini karartıp, gündüzün belirtisini aydınlık kıldık ki, Rabbinizin bolluğunu arayasınız ve yılların sayısını ve hesaplamayı bilesiniz. Herşeyi açık açık anlatıyoruz.

10/5. O, güneşi ışık kaynağı ve ayı aydınlık yapan, yılların sayısını ve hesaplamayı bilmeniz için aya konak yerleri belirleyendir. Allah, bunları ancak hikmeti uyarınca yaratmıştır. O, bu belirtileri, bilecek olanlar için açık açık anlatmaktadır.

15/16. Andolsun, gökte burçlar meydana getirdik ve seyredenler için onları donattık. 17. Onları, kovulmuş her türlü şeytandan koruduk. 18. Ancak, kulak hırsızlığı yapan olursa, parlak bir alev onu kovalar. 19. Yeryüzünü yaydık, oraya sabit dağlar diktik ve orada herşeyi ölçülü bitirdik. 20. Orada sizin için ve rızık veremeyeceğiniz kimseler için geçimlikler varettik. 21. Hâzineleri katımızda olmayan hiç bir şey yoktur. Biz onu ancak bilinen bir ölçüye göre indiririz. 22. Biz rüzgarları aşılayıcı olarak gönderdik ve böylece gökten su indirdik de, sizi onunla suladık; o suyu siz depolamadınız. 23. Doğrusu, Biz diriltiriz, öldürürüz ve (hepsinin gerisinde) varis olarak Biz kalırız.

6/96. Tan yerini ağartan, geceyi dinlenme zamanı, güneşi ve ayı vakit ölçüsü yapan O’dur. işte bu, Yüce ve Bilen Allah’ın düzenlemesidir.

31/10. Allah gökleri sizin görebileceğiniz direkler olmaksızın yaratmış, sizi sallar diye yeryüzüne sabit dağlar koymuş ve orada her türlü canlıyı yaymıştır. Gökten su indirip orada her hoş çiftten yetiştirmişizdir.

31/29. Allah’ın, geceyi gündüze ve gündüzü geceye kattığını, herbiri belirli bir süreye kadar hareket edecek olan güneşi ve ayı buyruk altında tuttuğunu ve Allah’ın yaptıklarınızdan haberdar olduğunu bilmiyormusun?

39/5. (O) gökleri ve yeri gereğince yaratmıştır. Geceyi gündüze dolar gündüzü geceye dolar. Herbiri belirli bir süreye kadar hareket edecek olan güneşi ve ayı buyruk altında tutar. Dikkat edin; güçlü olan, çok bağışlayan O’dur.

41/10. O dört gün içinde yeryüzüne sabit dağlar yerleştirdi, orayı bereketli kıldı ve (rızıklarını) arayanlar için yeryüzünün bitkilerini takdir etti. 11. Sonra, duman hâlinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: “isteyerek veya istemeyerek gelin!” dedi, ikisi de: “İsteyerek geldik” dediler. 12. (Allah bunu izleyen) iki gün içinde onları yedi gök olarak öngördü ve her göğün işini kendisine bildirdi. Yakın göğü süslemek ve korumak amacıyla ışıklarla donattık. 21. işte bu, bilen ve güçlü olan Allah’ın kanunudur.

42/11. Göklerin ve yerin Yaratanı, size kendi cinsinizden eşler ve çift çift hayvanlar var etmiş -O’nun benzeri hiç bir şey yoktur ve O işitendir, görendir- ve bu suretle, çoğalmanızı sağlamıştır.

43/10. O, size yeri beşik kılmış ve orada, doğru gidesiniz diye yollar var etmiştir. 11.0, suyu gökten bir ölçüye kadar indirir. Biz onunla ölü memleketi diriltiriz. İşte siz de böyle diriltileceksiniz.

45/12. Buyruğu gereğince orada gemilerin yüzmesi, lütfedip verdiği rızkı aramanız ve (kendisine) şükretmeniz için denizi buyruğunuz altına veren Allah’tır.

46/3. Biz, gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları ancak bir gayeyle ve belirli bir süre için yarattık; inkâr edenler uyarıldıkları şeylerden yüz çevirmektedirler.

51/20-21. Kesin olarak inananlara, yeryüzünde ve kendinizde Allah’ın varlığına nice deliller vardır; görmez misiniz? 22. Rızkınız da, size söz verilen azap da gökyüzündendir. 23. Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki, bu, sizin konuşuyor olmanız kadar (kesin bir) gerçektir.

51/47. Göğü gücümüzle Biz kurduk ve Biz onu genişletmekteyiz.22 48. Yeryünü biz yayıp döşedik; ne güzel döşeyiciyiz. 49. İbret alasınız diye herşeyi çift çift yaratmışızdır.

51/7.8. İçinde yollar bulunan göğe andolsun ki, (ey inkarcılar!) siz, şüphesiz farklı görüşlerdesiniz.

14/32-33. Gökleri ye yeri yaratan, gökten su indirip onunla size rızık olarak ürünler yetiştiren, emri gereğince denizde yüzsünler diye gemileri buyruğunuza veren, ırmaklara da sizin için boyun eğdiren, daimi yörüngelerinde yürüyen güneşi ve ayı sizin için boyunduruk altında tutan, gece ile gündüzü sizin hizmetinize koyan Allah’tır.

21/33. Geceyi ve gündüzü, güneşi ve ayı yaratan O’dur. Herbiri bir yörüngede yüzer.

23/18. Gökten suyu ölçüyle indirdik de, onu yerde durdurduk. Şüphesiz onu gidermeye de gücümüz yeter.

32/5. Gökten yere kadar, işleri Allah düzenleyip yönetir; sonra, saydığınızdan bin yıl kadar tutan bir gün içinde işler O’na yükselecektir. 6. O görülmeyeni de, görüleni de bilendir; O güçlüdür, merhametlidir.

67/3. Yedi göğü, kat kat yaratan O’dur. Rahman’ın yaratmasında bir düzensizlik göremezsin. Gözünü bir çevir bak, bir çatlaklık görebilir misin? 4. Gözünü tekrar tekrar çevir bak; göz umduğunu bulamamış ve bitkin bir hâlde sana dönecektir. 5. Andolsun ki, en yakın göğü ışıklarla donattık, onlarla şeytanların taşlanmasını sağladık ve onlara çılgın alev azabını hazırladık.

78/6-7. Yeryüzünü bir beşik, dağları da onun için birer direk kılmadık mı?

2/189. Ey Muhammedi Sana hilal halindeki ayları sorarlar. De ki: “Onlar, insanlar için ve hac için belirlenmiş zamanların işaretidir. İyilik, evlere arkalarından girmenizde değildir; iyi kimse, (Allah’a) saygılı olan kimsedir. Evlere kapılarından girin! Allah’a saygılı olun, ki başarıya ulaşasınız.

13/2. Gökleri, sizin göreceğiniz direkler olmaksızın yükselten, sonra tahtına kurulup, herbiri belli bir süreye kadar hareket edecek olan güneşe ve aya boyun eğdiren, işleri yöneten Allah, Rabbinize kavuşacağınızı kesinkes bilebilmeniz için, (kendi varlığının delili olan) bu işaretleri açık açık anlatıyor.

55/19. O, acı ve tatlı sulu iki denizi birbirine kavuşmamak üzere salıvermiştir. 20. Aralarında bir engel vardır, aşamazlar. 21. Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?

55/5. Güneş ve ayın hareketleri bir hesaba göredir. 6. Yıldızlar ve ağaçlar O’na boyun eğerler. 7. O, göğü yükseltmiş ve dengeyi koymuştur.

24/43. Bilmez misiniz ki, Allah bulutları sürer, sonra onları bir araya getirir, sonra üstüste yığar; sen de onların arasından yağmurun çıktığını görürsün. Gökten, içinde dolu bulunan (bulut) dağları indirir, onu dilediğine uğratır, dilediğinden de uzak tutar; şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri alır! 44. Allah geceyi gündüze, gündüzü geceye çevirir. Doğrusu, görebilenler için bunlarda ibretler vardır. 45. Allah bütün canlıları sudan yaratmıştır. Bunların kimi karnı üzerinde sürünür, kimi iki ayakla yürür, kimi dört ayakla yürür. Allah dilediğini yaratır. Şüphesiz Allah herşeye güç yetirir.

22/65. Allah’ın yerde olanları ve emriyle denizlerde yüzen gemileri buyruğunuz altına vermiş olduğunu ve kendi izni olmadan yerin üzerine düşmesin diye göğü tuttuğunu görmüyor musun? Doğrusu, Allah insanlara karşı şefkatli ve merhametlidir.