Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de Hz Peygamberin aile hayatı ve eşleri ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen Hz Peygamberin aile hayatı ve eşleri ile ilgili ayetler.
33/6. Peygamber, inananlara kendilerinden daha yakındır. Peygamber’in eşleri inananların anneleridir. Akraba olanlar, Allah’ın Kitabına göre, mîras hususunda bir birlerine, inananlar ve hicret edenlerden daha yakındırlar. Dostlarınıza yapacağınız uygun bir iyilik elbette bunun dışındadır. Bu da Kitab’da yazılı bulunmaktadır.
33/53. Ey inananlar! Yemeğe çağırılmadıkça Peygamber’in evlerine girmeyin ve (erken gidip) yemeğin pişmesini beklemeyin. (Yalnızca) davet edilirseniz girin ve yemeği yiyince konuşmaya dalmadan dağılın. Bu (davranışınız) Peygamber’i üzüyor, ama o sizden çekiniyordu. Allah gerçeği söylemekten çekinmez. Peygamberin eşlerinden bir şey isteyeceğiniz zaman onu perde arkasından isteyin. Bu sayede sizin gönülleriniz de, onların gönülleri de daha temiz kalır. Allah’ın Elçisi’ni üzmeniz ve ondan sonra onun eşlerini nikâhlamanız asla câiz değildir. Doğrusu bu Allah katında büyük şeydir. 54. Bir şeyi açıklasanız da, gizleseniz de (bilin ki), Allah herşeyi bilmektedir. 55. Onların babaları, oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kızkardeşlerinin oğulları, hizmetçi kadınları ve cariyeleri hakkında bir sorumlulukları yoktur. (Ey Peygamber hanımları!) Allah’a saygılı olun, çünkü Allah herseye tanıktır.
33/28-29. Ey Peygamber! Eşlerine şöyle söyle: “Eğer dünya hayatını ve süslerini istiyorsanız, gelin size bağışta bulunayım ve güzellikle salıvereyim. Eğer Allah’ı, Elçisi’ni ve ahiret yurdunu istiyorsanız, bilin ki, Allah içinizden iyi davrananlara büyük ecir hazırlamıştır”. 30. Ey Peygamber’in hanımları! Sîzlerden biri açık bir hayasızlık yapacak olursa, onun azabı iki kat olur. Bu Allah’a kolaydır. 31. Sîzlerden Allah’a ve Elçisi’ne boyun eğip yararlı iş işleyene de ecrini iki kat veririz; ona cömertçe rızık hazırlamışızdır. 32. Ey Peygamber’in hanımları! Sîzler herhangi bir kadın gibi değilsiniz, Allah’a saygılı iseniz, kırıtarak konuşmayın; yoksa, kalbi bozuk olan kimse ümide kapılır; daima tabiî sesinizle söz söyleyin. 33. Evlerinizde oturun; eski Cahiliyye zamanında olduğu gibi açılıp saçılmayın; namazı kılın, zekat, verin, Allah’a ve Elçisi’ne itaat edin. Ey Peygamber’in ev halkı! Allah sizden kusuru giderip sizi tertemiz yapmak ister. 34. Evlerinizde okunan Allah’ın âyetlerini ve hikmetini hatırda tutun. Şüphesiz, Allah herşeyin özüne nüfuz eder, haber alır.
33/37. Ey Muhammed! Allah’ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye: “Eşini bırakma, Allah’tan sakın!” diyor, Allah’ın açığa vuracağı şeyi içinde saklıyordun. İnsanlardan çekiniyordun; oysa Allah’tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd eşiyle ilgisini kestiğinde onu seninle evlendirdik ki, evlatlıkları eşleriyle ilgilerini kestiklerinde onlarla evlenmek konusunda mü’minlere bir sorumluluk olmadığı bilinsin. Allah’ın buyruğu yerine gelecektir.
33/50. Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiği, elinin altında bulunan cariyeleri, seninle beraber hicret eden amcakızlarını, halakızlarını, dayıkızlarını ve teyzekızlarını sana helâl kıldık. Bir de mehrini Peygambere bağışlayarak evlenmek isteyen inanan kadını, -Peygamber nikâhlamayı dilediği takdirde- inananlardan ayrı olarak, yalnız sana özel olmak üzere helâl kıldık. Bir zorluğa uğramaman için mü’min erkeklerin eşleri ve cariyeleri hakkında onların üzerine neyi farz kılmış olduğumuzu bildirdik. Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir. 51. (Ey Muhammed!) Bu hanımlardan istediğini bırakır, istediğini alabilirsin. Ayrılmış olduklarından da, arzu ettiğini tekrar almanda sana bir sorumluluk yoktur. Bu onların gözlerinin aydın olmasını, üzülmemelerini, hepsine verdiğin şeylere razı olmalarını daha iyi sağlar. Allah gönüllerinizde olanı bilir; Allah bilendir, halimdir. 52. (Ey Muhammed!) Bundan sonra başka kadınlarla evlenmen de, bunları başka hanımlarla değiştirmen de -güzellikleri ne kadar hoşuna giderse gitsin- sana helal değildir. Allah herşeyi gözetmektedir.
33/59. Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve inananların kadınlarına, (dışarı çıkarken) üstlerine örtü almalarını söyle; bu onların tanınmasını ve incitilmemesini daha iyi sağlar. Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
33/57. Allah’ı ve Elçisi’ni incitenlere Allah, dünyada da ahirette de lanet etmiş ve onlara alçaltıcı bir azap hazırlamıştır. 58. İnanan erkek ve kadınları yapmadıkları bir şeyden ötürü incitenler, şüphesiz iftira etmiş ve apaçık bir günah yüklenmişlerdir.
24/11. Muhammed’in eşine o yalanı uyduranlar, içinizden bir güruhtur. Bunu kendiniz için kötü sanmayın; o sizin için hayırlı olmuştur. Onlardan herbirine kazandığı günah karşılığı ceza vardır; içlerinden elebaşılık yapana ise büyük azap vardır. 12. Onu işittiğiniz zaman inanan erkekler ve inanan kadınların kendiliklerinden iyi zanda bulunup da: “Bu apaçık bir iftiradır” demeleri gerekmez miydi? 13. Ona dört tanık getirmeleri gerekmez miydi? Madem ki tanık getirmediler, o hâlde bunlar Allah katında yalancıdırlar. 14. Allah’ın dünya ve ahirette size lütuf ve merhameti olmasaydı, o kötü söze dalmanızdan ötürü, büyük bir azaba uğrardınız. 15. Onu dilinize dolamıştınız. Bilmediğiniz şeyleri ağzınıza alıyordunuz. Onu önemsiz bir şey sanıyordunuz, oysa Allah katında önemi büyüktü. 16. Onu işittiğinizde: “Bu konuda konuşmamız yakışık almaz; hâşâ, bu büyük bir iftiradır” demeniz gerekmez miydi? 17. Eğer inanan kişilerseniz, Allah buna benzer bir şeye bir daha dönmemenizi öğütler. 18. Allah size âyetleri açıkça bildiriyor. Allah bilgindir, bilgedir. 19. inananlar arasında hayasızlığın yayılmasını arzu edenlere; işte onlara, dünya ve ahirette can yakıcı azap vardır. Allah bilir, siz ise bilmezsiniz. 20. Allah’ın size lütuf ve merhameti bulunmasaydı, Allah şefkatli ve merhametli olmasaydı, size büyük bir azap dokunurdu.
66/1. Ey Peygamber! Eşlerinin hoşnutluklarını gözeterek, Allah’ın sana helal kıldığı şeyi niçin kendine yasak ediyorsun? Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir. 2. Allah size, yeminlerinizi keffaretle geri almanızı meşru kılmıştır. Allah sizin sahibinizdir. O bilendir, bilgedir. 3. Peygamber, eşlerinden birine gizlice bir söz söylemişti. O, bunu Peygamber’in diğer bir eşine haber verince, Allah da Peygamber’e durumu bildirmiş, o da birkısmını o eşinin yüzüne vurmuş, birkısmını yüzüne vurmaktan geri durmuştu. Peygamber bunu kendisine bildirince, eşi: “Bunu sana kim haber verdi?” demiş, o da: “Bunu bana herşeyi bilen ve herşeyden haberdar olan Allah haber verdi” demişti. 4. (Ey Peygamber’in eşleri!) Eğer ikiniz de Allah’a tövbe ederseniz, kaymış olan kalpleriniz düzelmiş olur. Eğer eşinizin aleyhinde yardımlaşarak bir şey yapmaya kalkarsanız bilin ki, onun himayecisi Allah’tır; bundan başka Cebrâil, mü’minlerin iyileri ve melekler de yardımcısıdır. 5. (Ey Peygamber’in eşleri!) Eğer o sizi boşarsa, Rabbi ona, sizden daha iyi olan, kendini Allah’a veren, inanan, boyun eğen, tövbe eden, kulluk eden, çok dindar, dul ve bâkire eşler verebilir.