Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de hikmet ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen hikmet ile ilgili ayetler.
54/1-2. Kıyamet vakti yaklaşır, ay yarılır. Onlar bir delil görünce hâlâ yüz çevirirler ve: “Süregelen bir büyü” derler. 3. Yalanlarda kendi heveslerine uyarlar. Ama her işin varacağı bir sonucu vardır. 4-5. Oysa onlara caydırıcı (olaylar ve) engin bir hikmet içeren haberler gelmiştir. Yine de (bütün) bu uyarmalar fayda vermiyor.
19/12-14. “Ey Yahya! Kitab’a kuvvetle sarıl!” deyip daha çocuk iken ona hikmet, katımızdan bir gönül inceliği ve temizlik verdik. O (Allah’a) saygılı ve ana-babasına iyilik eden biriydi; başkaldıran bir zorba değildi.
17/23. Rabbin, yalnız kendisine tapmanıza ve ana-babaya iyi davranmanıza hükmetmiştir. Eğer ikisinden biri veya her ikisi senin yanında kocayacak olursa, onlara “Öf!” bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle. 24. Onlara acıyarak alçak gönüllülük kanatlarını ger ve “Rabbim küçükken beni büyüttükleri gibi sen de onlara acı” de. 25. İçinizde olanı en iyi bilen Rabbinizdir. Eğer iyi kimselerseniz, (bilin ki) O kendisine başvuranları bağışlar. 26. Yakınlara, düşküne, yolcuya hakkını ver, ama saçıp savurma. 27. Doğrusu, saçıp savuranlar, şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise, Rabbine karşı çok nankördür. 28. Rabbinden umduğun iyiliği elde etmek i-çin bir şey veremiyeceğinden ötürü hak sahiplerinden yüz çevirecek olursan, hiç değilse onlara hoş söz şöyle. 29. Elini boynuna bağlayıp cimri kesilme ve büsbütün de açıp tutumsuz olma, yoksa pişman olur, açıkta kalırsın. 30. Rabbin, dilediği kimsenin rızkını genişletir, dilediğine de yetecek kadar verir. O kullarını görmektedir, onlardan haberdardır. 31. Yoksulluk korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin. Sizi de onları da biz rızıklandırıyoruz. Doğrusu, onları öldürmek büyük günahtır. 32. Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, çirkin bir iştir ve kötü bir yoldur. 33. Allah’ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın. Haksız yere öldürülenin velîsine kesin bir belge vermişizdir. Artık o da öldürmekte aşırı gitmesin; ne de olsa yardım görmüştür. 34. Yetim malına, (büyüyüp) olgunlaşıncaya kadar, ancak en güzel şekilde yaklaşın. Antlaşmayı yerine getirin. Çünkü verilen söz(den dolayı) hesap sorulacaktır. 35. Bir şeyi ölçtüğünüz zaman, tam ölçün ve doğru terazi ile tartın. Bu en iyisi ve sonuç bakımından en güzelidir. 36. Bilmediğin şeyin ardına düşme. Doğrusu, kulak, göz ve yürek, işte bunların hepsi ondan sorguya çekilir. 37. Yeryüzünde böbürlenerek yürüme; ne yeri delebilirsin, ne de boyca dağlara erişebilirsin. 38. Bunların hepsi, Rabbinin katında beğenilmeyen kötü şeylerdir. 39. Bunlar, Rabbinin sana bildirdiği hikmetlerdir. Sakın, Allah’tan başka tanrı edinme, yoksa yerilmiş ve kovulmuş olarak cehenneme atılırsın.
6/89. İşte kendilerine Kitap, hüküm ve peygamberlik verdiklerimiz bunlardır. Şimdi şunlar (Ehl-i Kitap) bunu inkâr ederlerse, onun temsilciliğini, onu inkâr etmeyecek bir topluma veririz.
31/12. “Allah’a şükret” diye Lokmân’a hikmeti verdik. Şükreden kimse ancak kendisi için şükretmiş olur. Kim inkar ederse (bilsin ki), Allah muhtaç değildir, övgüye lâyıktır.
43/63. İsa açık belgeleri getirdiği zaman: “Size hikmeti getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak üzere geldim. Allah’a karşı saygılı olun ve bana itaat edin demişti.
45/16. Biz İsrailoğulları’na Kitab’ı, hükümranlığı ve peygamberliği verdik; onları temiz şeylerle rızıklandırdık; onlara (bütün) insanlardan fazla iyilikte bulunduk.
16/125. Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle çağır; onlarla en güzel biçimde tartış. Rabbin, kendi yolundan kimin saptığını en iyi bilendir. Doğru yolda olanları da en iyi bilen O’dur.
2/129. “Rabbimiz! İçlerinden kendilerine, senin ayetlerini okuyacak, kitabı ve düşünmeyi öğretecek ve onları arıtacak bir elçi gönder. Çünkü Yüce ve Bilge olan ancak Sensin.
2/251. Allah’ın izni ile onları bozguna uğrattılar. Dâvud da Calût’u öldürdü. Allah Dâvud’a hükümdarlık, bilgelik verdi ve ona dilediğinden öğretti. Allah, insanları birbirleriyle savmamış olsaydı, yeryüzü bozgunculukla dolardı. Fakat, Allah âlemlere karşı bol lütuf sahibidir.
2/269. O hikmeti dilediğine verir. Kime de hikmet verilmişse, ona çok iyilik verilmiştir. Bunu ancak akıl sahipleri anlar.
8/29. Ey inananlar! Allah’a saygılı olursanız, O size (iyiyi kötüden) ayırdetme yeteneği verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük nimet sahibidir.
3/164. Allah inananlara, kendi aralarından, onlara âyetlerini okuyan, onları temize çıkaran, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir elçi göndermekle iyilik yapmıştır. Oysa onlar önceleri apaçık şaşkınlık içinde idiler.
3/79. Allah’ın kendisine Kitap, hükümranlık ve peygamberlik verdiği kimsenin, insanlara : “Allah’ı bırakıp bana kul olun” demesi yakışmaz. Ancak Kitab’ı öğrettiğinize ve okumakta olduğunuza göre: Rabbe kul olun” (demesi yaraşır).
3/81. Allah peygamberlerden “Ben size Kitab’ı ve hikmeti verdikten sonra size, sizde bulunanı doğrulayan bir peygamber geldiğinde, ona inanacaksınız ve ona yardım edeceksiniz” diye ahit aldığında onlara: “Kabul ediyor ve buna dair Bana söz veriyor musunuz?” demiş, (onlar da:) “Kabul ettik” demişlerdi. (Allah:) “O hâlde, Benim de sizinle beraber şahitlerden olduğuma tanıklık edin” dedi.
33/34. Evlerinizde okunan Allah’ın âyetlerini ve hikmetini hatırda tutun. Şüphesiz Allah herşeyin özüne nüfuz eder, haber alır..
4/54. Yoksa Allah lütfundan kendilerine bahşettiği için bu insanları mı çekemiyorlar? Biz, İbrahim ailesine de Kitab’ı ve hikmeti vermiştik, onlara büyük bir hükümranlık vermiştik.