Müctehid, ayet ve hadislerden hüküm çıkarma ve yeni hukukî ve dinî meseleleri halletme kudretine sahip olan bilgin demektir. Şer’i hükümleri bilmekle beraber, onları kaynaklarından bizzat çıkarabilme gücüne sahip olmayan kimseye müçtehit denmez. Bir kimsenin müçtehit olabilmesi için, Kur’an-ı Kerim’i, sünneti, kitap ve sünnetin nasih ve mensuhunu, İslâm hukukunun ana gayelerini, fıkıh usulünü bilmesi, ayrıca Arapçaya tam bir şekilde vakıf olması gerekir.
Diğer bir ifade Müctehid; Kur’ân-ı Kerîm’e, sünnet’e ve Arab diline tam vâkıf olan âlimlerin Kur’ân-ı Kerîm, sünnet, icmâ’ ve kıyâs delîllerini gözönünde bulundurarak, herhangi bir dînî mes’ele ile ilgili en makul ve en doğru olan hükmü çıkaran âlimlere denir. Kısacası müctehid, Ayet ve hadislere dayanarak hüküm çıkaran İslâm bilgini; İslâm hukukçusu; alim, fakîh demektir.