Otuzdördüncü Osmanlı Padişahı ve 113. İslam halifesi olan II. Abdülhamit 1842 yılında İstanbul’da doğmuş, 1918 yılında yine İstanbul’da vefat etmiştir. Babası Sultan Abdulmecid, annesi Tirimüjgan hanımdır.
V. Murad’ın tahtan indirilmesiyle padişah olan II. Abdulhamid son derece zeki, kültürlü, uyanık bir devlet adamıydı. 1876’da hükümdar olduğu zaman Osmanlı Devleti en zor günlerini yaşıyordu. Ülkenin her yanında ayaklanmalar çıkmış, Sırplar ve Karadağlar savaş açmışlardı. ‘
Sultan II. Abdulhamit Meşrutiyeti ilan ederek, ortalığı yatıştırmaya çalıştı. Devletin yönetimini güçlü ellere teslim etmek istiyordu. Bu sebeple Mithat Paşa ve çevresinde bulunanları yaptıkları işler sebebiyle cezalandırıp, sürgüne gönderdi. Güçlü bir emniyet ve istihbarat teşkilatı kurdu. Dünyanın her yerinden anında haberler almayı başardı.
Tam 33 sene devleti büyük bir dikkat ve sabırla idare etti. İçte ve dıştaki düşmanlarıyla yılmak bilmez bir mücadeleye girişti. Kendisine Çok ağır ithamlarda bulunanları bile affedecek kadar engin gönüllü ve merhametli bir insandı. Hiç bir yerde kan dökülmesini istemezdi. Kurulan büyük mahkemede, Mithat Paşa’nın, oy birliği ile idamına karar verildiği halde, sultan yetkisini kullanarak cezasını sürgüne çevirmişti.
ll. Abdulhamit son derece dindar, sanatkâr ruhlu, kudretli bir insandı. Onun idareyi elin, de bulundurması, devlet ve millet düşmanlarını daima rahatsız ediyordu. Nice entrika ve oyunlardan sonra 31 Mart olayını tezgâhlayıp,
II Abdülhamit’i tahtan indirdiler. Selanik’e gönderdiler. Orada 1912 yılına kadar göz hapsinde tutulan büyük padişah daha sonra İstanbul’a getirilip Beylerbeyi Sarayı’na yerleştirildi.
1918 yılında burada vefat etti. Cenazesi muhteşem bir kalabalık tarafından kaldırılarak II. Mahmut Türbesi’ne defnedildi.