Kainat ne demek

Kainat lügatta “Sonradan yaratılmış şeylerin tamamı, alemler, mevcutlar, evren” gibi manalara gelir. Dünya, ay, güneş, yıldızlar, gökyüzü, diğer semalar ve Yüce Allah’ın dışında görüp görmediğimiz her şey kainattan bir parçadır.

Kainat yoktan varedilen, devam eden ve sonunda yok edilecek olan bir varlıktır. Kainattaki her şey bu üç ana kanuna mutlak olarak uymak zorundadır. Kainatın varlığını inkar selim bir akılla mümkün olmadığı gibi, onun ömrünü doldurduktan sonra yok olmayacağını söylemek de mümkün değildir. Ezeli ve baki olan ancak Allah’dır.

Kainat Allah’ın idaresi altındadır. O, gizli ve açık her şeyi bilmekte, yerlerde ve göklerde bulunan her şeyi akıllara sığmayacak bir düzenle idare etmektedir. Milyonlarca yıldız, sayısız gezegen, dünya ve içinde yaşayan insanlar hep Allah’ın emri dahilinde hareket eder ve bu işleyişte asla bir düzensizlik görülmez. Zaten kainatın tabi olduğu kanunlardaki en küçük bir değişiklik her şeyin birbirine girmesine ve yok olmasına sebep olur.

Kainat Allah’ın varlığına ve birliğine en büyük delildir. KuiKan-ı Kerim’de: “Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar şeylere denize akıt(ıp taşı)yan o gemilerde, Allah’ın yukarıdan indirip onunla yeryüzünü, ölümünden sonra dirilttiği suda, debrenen her hayvanı orada üretip yaymasında, gökle yer arasında (Hakkın emrine) boyun eğmiş olan rüzgarları ve bulutları evirip çevirmesinde, akıl ile düşünen bir kavim için nice ayet (ve alamet)ler vardır” buyurulur (Bakara: 146).

Kainat insandan önce yaratılmış olup, onun istifadesine sunulmuştur. Bu sebeple insanın mesuliyeti çok büyüktür.

Kainattaki her şey belli bir süre yaşayıp sonunda ölür. Eşyayı yoktan var eden Allah, onu tekrar yok etmeye de kadirdir.

İnsanoğlunun vazifesi kainata bakarak, ondaki eşsiz düzeni ve intizamı anlayıp Allah’a olan kulluk borcunu hakkiyle yerine getirmektir.