Yüce kitabımız Kuranı Kerim’de Allah’ı yardıma çağırmak (Dua) ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim’de geçen Dua ile ilgili ayetler.
1/1-4. Övgü, alemlerin Rabbi, esirgeyen ve bağışlayan, hesap gününün sahibi Allah’adır. 5-7. Allahım! Yalnız Sana kulluk ederiz ve ancak Senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, kendilerine iyilikte bulunduklarının, öfkene uğramayanların ve sapmayanların yoluna ilet.
113/1-5. (Ey Muhammed!) De ki: “Yarattıklarının şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere üfüren büyücülerin şerrinden, çekememezlik ettiği zaman kıskancın şerrinden, sabahın Rabbine sığınırım”.
114/1-6. (Ey Muhammed!) De ki: “insanlardan ve cinlerden, insanların gönüllerine fısıldayan o sinsi fısıltıcının şerrinden, insanların Tanrısı, insanların Hükümranı ve insanların Rabbine sığınırım”.
7/155. Mûsa tayin ettiğimiz vakitte kavminden yetmiş kişi seçti. Onları şiddetli titreme tutunca Mûsa: “Rabbim, dileseydin onları ve beni daha önce yok ederdin. Şimdi aramızdaki beyinsizlerin yaptıklarından ötürü bizi yok mu edeceksin? Bu Senin sınamandan başka bir şey değildir. Sen onunla istediğini saptırır ve istediğini doğru yola korsun. Sen bizim sahibimizsin; bizi bağışla, bize merhamet et; Sen bağışlayanların en iyisisin” dedi. 156. (Mûsa:) “Bu dünyada ve ahirette bize güzel olanı yaz. Biz sana yöneldik” dedi. (Allah) şöyle buyurdu: “Azabıma dilediğim kimseyi uğratırım. Ama rahmetim herşeyi kaplamıştır. Onu, sakınanlara, zekatı verenlere ve âyetlerimize inanmış olanlara yazacağım”.
25/74. Onlar: “Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve çocuklar bağışla ve bizi (Sana karşı) saygılı olanlara önder yap” derler.
25/77. (Ey Muhammed!) De ki: “Yakarışınız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?” Ey inkârcılarl Yalanladığınız için, azap yakanızı bırakmayacaktır.
17/80. (Ey Muhammed!) De ki: “Rabbim! Beni doğruluk girişiyle girdir ve beni doğruluk çıkışıyla çıkar; bana katından yardımcı bir güç ver”.
11/45. Nûh, Rabbine seslendi: “Rabbim! Oğlum benim ailemdendir. Doğrusu, senin sözün yegâne gerçektir. Sen hükmedenlerin hükmedenisin” dedi. 46. Allah: “Ey Nûh! O senin ailenden değildir. Çünkü o, doğru olmayan bir iş yapmıştır. Öyleyse, hakkında bilgin olmayan şeyi Benden isteme. Sana cahiller gibi davranmamanı öğütlerim” dedi. 47. Nûh: “Rabbim! Hakkında bilgim olmayan şeyi Senden istemekten Sana sığınırım. Eğer beni bağışlamazsan ve bana acımazsan kaybedenlerden olurum” dedi.
40/60. Rabbiniz: “Bana seslenin, size cevap vereyim; Bana kulluk etmeyi büyüklüklerine yediremeyenler, alçalmış olarak cehenneme gireceklerdir” buyurmuştur.
40/7-9. Arşı yüklenenler ve çevresinde bulunanlar, Rablerini övgü ile yüceltirler, 0’na inanırlar. Onlar, inananlar için (şöyle) bağışlanma dilerler: “Rabbimiz! İlmin ve rahmetin herşeyi kuşatmıştır. Tövbe edip Senin yoluna uyanları bağışla; onları cehennemin azabından koru. Rabbimiz! İnananları ve onların babalarından, eşlerinden, soylarından iyi olanları kendilerine söz verdiğin devamlı mutluluk cennetlerine koy; şüphesiz Güçlü olan, Bilge olan ancak Şensin. Onları kötülüklerden koru! O gün kötülüklerden kimi korursan ona şüphesiz rahmet etmiş olursun. Büyük kurtuluş budur”.
14/39-41. İbrahim: “Yaşlılığımda bana İsmail’i ve İshâk’ı bağışlayan Allah’a övgüler olsun. Rabbim yakarışları duymaktadır. Rabbim! Beni ve soyumu namaz kılanlar eyle. Rabbimiz! Duâmı kabul buyur. Rabbimiz! Hesabın görüleceği günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla” demişti.
21/112. (Peygamber:) “Rabbim! Aramızda hak ile hükmet, Sizin nitelemeleriniz karşısında tek yardım istenecek, Rahman’dır” dedi.
23/118. (Ey Muhammed!) De ki: “Rabbim! Bağışla, merhamet et; Sen merhamet edenlerin en iyisisin”.
2/153. Ey inananlar! Sabır ve namazla yardım dileyin. Kuşkusuz Allah sabredenlerden yanadır.
2/186. (Ey Muhammed!) Kullarım sana Beni sorarlarsa, Ben yakınım. Yakaranın çağrısına cevap veririm. Onlar da Benim çağrıma uysunlar, Bana inansınlar. Böylece doğru yolu bulurlar.
2/201. İnsanlardan: “Rabbimiz! Bize dünyada güzel olanı ver, ahirette de güzel olanı ver, bizi ateşin azabından koru” diyenler vardır.
2/45. Sabır ve namazla (Allah’tan) yardım isteyin. Bu, (Allah’a) derinden saygı duyanların dışındakilere ağır gelir. 46. Onlar, Rablerine kavuşacaklarını ve O’na döneceklerini bilirler.
3/191-194. Onlar, ayakta iken, otururken ve yan yatarken Allah’ı anarlar ve göklerin ve yerin yaratılmasını düşünürler de: “Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın, Sen eksiklikten uzaksın, bizi ateşin azabından koru. Rabbimiz! Sen kimi ateşe sokarsan, onu rezil etmiş olursun. Haksızlara hiç bir yardirifteı bulunmaz. Rabbimiz! Biz: «Rabbimize inanın!» diye inanmaya çağıran bir çağırıcıyı duyduk da inandık. Rabbimiz günahlarımızı bize bağışla, kötülüklerimizi ört, iyilerle beraber olarak canımızı al. Rabbimiz! Elçilerin a-racılığıyla bize vaadettiğini ver, bizi kıyamet günü rezil etme; doğrusu Sen sözünden caymazsın” derler. 195. Rableri bunların dualarını kabul etti. Sîzlerden erkek, kadın -zaten birbirinizden meydana gelmişsinizdir-hiç birinizin işini boşa çıkarmam. Hicret edenlerin, yurtlarından çıkartanların, Allah yolunda indtilenlerin ve savaşarak öldürülenlerin kötülüklerini elbette örteceğim. Allah katından bir karşılık olarak, onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Karşılığın güzeli Allah katindadır.
3/53. (Havariler dediler ki:) “Rabbimiz! indirdiğine inandık, elçine uyduk, öyleyse bizi şahitlik edenlerle beraber yaz”.
3/8-9. (İlim sahipleri derler ki:) “Rabbimiz! Bizi yola koyduktan sonra gönüllerimizi çarpıtma. Katından bize rahmet ver. Sen çok bağışta bulunursun. Rabbimiz! Geleceğinde şüphe olmayan günde insanları toplayacak olan Şensin”. Allah verdiği sözden kesinlikle caymaz.
59/10. Onlardan sonra gelenler: “Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizde mü’minlere karşı kin bırakma; Rabbimiz! Şüphesiz Sen çok şefkatlisin, çok merhametlisin” derler.
9/80. (Ey Muhammed!) ikiyüzlülerin bağışlanmasını ister dile, ister dileme; onlara yetmiş defa da bağışlanma dilesen, Allah onları bağışlamayacaktır. Allah, yoldan çıkan topluluğu doğru yola getirmez.